Rüyaları süsleyen en güzel 10 ev – 1. bölüm

homify.com.tr homify.com.tr
Il Gelso Bianco, Architetto Floriana Errico Architetto Floriana Errico ラスティックスタイルの 寝室
Loading admin actions …

Bazı evler vardır ki, kimi zaman mimari üsluplarıyla, kimi zaman iç dekorasyonlarıyla, kimi zaman lokasyonları ya da manzaralarıyla aklımız çelerler. Ama bütün bu olumlu faktörleri bünyesinde toplayan bir ev hepimizin rüyalarını süsler. Hiçbir zaman böyle bir eve sahip olamayacağınızı düşünseniz bile, böylesi güzelliklere bakmak hem göz zevkinize iyi gelir, hem de hayal gücünüzü körükler. Ki dünyada imkânsız diye bir şey de yoktur. Kimbilir belki bir gün siz de bu evlerden birine sahip olabilirsiniz. 

Tabii benim rüyalarımı süsleyen bir ev sizinkini süslemiyor ya da tam tersi söz konusu olabilir. Kimileri için hayallerdeki ev sonsuzluk hissi veren yüzme havuzuyla deniz kenarındaki bir villa iken, kimilerinin hayallerini karlar altında bir başına duran bir dağ evi süsler. Ya da kimileri restorasyondan geçmiş karakterli tarihi bir binayı tercih ederken, başka birinin rüyasında şehrin göbeğinde lüks bir rezidans olabilir. Sizin için hazırladığımız rüya evler serisinin bu ilk bölümünde tasarımı, mimarisi ve lokasyonuyla göz alıcı mustakil ev örneklerini inceliyoruz. Buyrun homify'daki en güzel, en göz alıcı evler arasnda birlikte güzel bir tura çıkalım.

1. Benim Afrikam

Tanıtacağımız ilk rüya ev, Güney Afrika'da sipariş üzerine tasarlanıp inşa edilen Aloe Ridge. Modern mimarinin en halis örneklerinden biri olan konut, Afrika'nın güney kıyılarına has ormanlarla çevrili bir bölgede bulunuyor.

Bu göz alıcı havuzlu villa ahşap, çelik ve cam gibi malzemelerin müthiş dengeli bir kullanımıyla inşa edilmiş ve bir anlamda kendisini çevreleyen doğayı yansıtan ve bütünleyen bir havası var. Donuk renklerin kullanımı insan elinden çıkan eserle tabiat arasındaki uyumu vurgulamak için doğru bir tercih olmuş. Fotoğraflarda gördüğünüz çok sayıda kapı ve yekpare camdan pencere sayesinde doğal ışık ve havalandırma sorunları çözülmüş. Evin içinde  duvar ve kapı bulunmaması ise iç mekânın çok çeşitli amaçlar için kullanılmasını sağlayan ekstra bir esneklik katıyor ve ferahlık hissini güçlnediriyor. Doğrudan bahçeye de erişimi olan, yüzme havuzunun da bulunduğu devasa teras ise evsahiplerine güzel havanın tadını çıkarmaları için olabilecek en ideal ortamı sunuyor.

Aloe Ridge Evi'nin dışarıdan bakıldığından özellikle keskin açılara ve tavizsiz bir geometriye sahip olduğunu görüyoruz, bu da binayla onu çevreleyen tabiat arasında ilgi çekici bir birlikteliğin ortaya çıkmasına neden oluyor. Binanın yapısındaki bu katı yaklaşım, toprak tonlarındaki renk seçimiyle dengeleniyor ve yapı bir şekilde doğaya uyum sağlayıp 'dam üstünde saksağan' etkisi yaratmaktan kurtuluyor. Tabii bu keskin biçimin seçilmesinde gerek güvenlik, gerekse de kış aylarında soğuk güney rüzgarlarına karşı koruma sağlama faktörleri de etkili olmuş olabilir.

Yüzme havuzunun bir tarafından gördüğünüz bu muhteşem Afrika ufuk manzarası ise bu evi eşsiz kılan etkenlerden sadece bir tanesi. Böyle bir manzaraya karşı, böylesine güzel bir evin havuz başında hiç sıkılmadan saatlerce vakit geçirebilir, kendinizi huzurlu hissedebilirsiniz.

Bu güzel evin içine de şöyle bir göz atalım bitirmeden önce. Gördüğünüz gibi iç mekânda modern unsurlarla Afrika'ya özgü dekoratif malzemenin hoş bir bileşimi söz konusu. Soluk renk ve dokular tamamıyla yerel bir perspektifle düzenlenmiş ve bu da hem basit ve sade, hem de tamamıyla özgün bir iç mekân ortaya çıkarmış.

2. Doğayla uyum içinde

Doğayı ve doğayla bir arada olmayı sevenlerin hayallerinde bir ev olacaksa, o da herhalde Singapur yakınlarındaki Sentosa Adası'nda bulunan bu egzotik konut olmalı. Meera Sky Garden House (Meera Gök Bahçesi Evi) adıyla anılan, farklı seviyelere sahip bu muhteşem yapı, etraftaki egzotik bitki örtüsü ve otları olabilecek en dahiyane şekilde evin kendisine entegre etmesiyle öne çıkıyor. Bu sayede hem estetik anlamda müthiş bir görüntü ortaya çıkıyor, hem de ev Asya'ya has o muhteşem tropikal bitkilerle bir bütün oluyor. Üzeri ev etrafı otlarla kaplı bir ev sadece peyzaj mimarisi açısından değil, çevresel faktörler ve sürdürülebilirlik açısından da küçük bir mucize. Zira yeşille kaplı duvarlar ve tavanların müthiş izolasyon katsayısı sayesinde, böyle bir evin iç ısısını korumanın çok kolay bir iş olduğu bilimsel olarak da kanıtlanmış bir gerçek. Bu da elbette böylesine tropikal bir iklimde önemli bir ekstra avantaj sağlıyor. Özetle Meera Sky Garden sadece kendine özgü mimarisiyle değil, çevreci yaklaşımıyla da puan topluyor.

Fotoğraflarda gördüğünüz gibi bu rüya evin tasarımında da bizzat doğanın izlerine rastlamak mümkün. Evin hem dış yüzeyi, hem de iç mekânlar sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde, zamana ve dış etkenlere karşı dayanıklı olacak biçimde tasarlanmış. Dış cephedeki kahverengi ahşap kaplama etrafı kaplayan yeşil örtü ve yüzme havuzunun kristal tonuyla son derece uyumlu. İnsan fotoğraflarına bakınca bile, dört bir yana davetkâr bir halı gibi saçılmış olan çim alanların kokusunu ciğerlerine doldurup, bu boşluklarda bir çocuk gibi koşuşturma isteğiyle doluyor.

3. Özgür ruh

Romantik ve maceracı tiplerin rüya evi de böyle bir şey olsa gerek: Karada değil suyun üzerinde bir yaşam! Şehir yaşamından, trafikten, hava kirliliğinden sıkılanlar için, masal ülkesine doğru yelken açmaktan daha çekici bir alternatif olabilir mi? İşte bu orijinal yüzer-ev bu alternatifin gerçek olabileceğinin bir kanıtı. Böyle bir evde hem doğayla iç içe olacak, hem de mobil olacak ve belli bir yerden sıkıldığınız anda tıpkı bir kaplumbağa gibi evinizi alıp başka bir yere taşıyabileceksiniz.

Bu yüzer ev aslında bildiğimiz anlamda mavna fikrinin bir hayli geliştirilmiş ve tamamıyla seçkinleştirilmiş gib hali. İki katlı olarak inşa edilen evin tasarımında oval bir şekil ve minimalist bir üslûp benimsendiğini ve malzeme olarak ahşapla çeliğin uyumlu şekilde kullanıldığını görüyoruz. Binanın zemin katında tam teşekküllü bir mutfakla yemek odasının yanısıra, şömineli bir salon ve tuvalet bulunuyor. İkinci katta ise içinde mustakil kuveti olan bir yatakodasının yanısıra banyo, dolap odası ve küçük bir kiler  bulunuyor. Gerçekten de böylesine dar bir alana bu kadar komforu sığdırabilmek de bu projeyi çizen mimarların bir diğer başarısı. Ayrıca evin temiz su, güneş enerjisi ve alttan ısıtma gibi ekstralarının olduğunu da söylemeliyiz.

Yukarıda söylediğimiz gibi bu yüzer evin iç dekorasyonunda daha ziyade minimalist bir üslûp benimsenmiş ve içeriyle dışarı arasında bir devamlılık hissinin bulunması için özen gösterilmiş. Gerek evin duvarları yerine geçen geniş cam paneller sayesinde evin içindeyken sonsuzluğa uzanan bir su bahçesine bakıyormuş gibi hissediyorsunuz. Bilinmeyene demir almak hiç bu kadar kolay ve komforlu olmamıştı.

4. İtalyan cazibesi

Bazıları için hayallerdeki ev değil, hayallerdeki lokasyon vardır. Evin şeklinden çok yerini önemseyenler için, dünyanın en güzel ülkelerinden biri olan İtalya'da Akdeniz kıyısındaki bu nefes kesici villa iştah kabartıcı olabilir. Tamam belki Hollywood tarafından pompalanan İtalya romantizminden sıkılmış olabilirsiniz, ama bu karşımızda gerçekten rüyaları süsleyecek kadar güzel bir ev olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

İtalya'nın Puglia bölgesindeki Martina Franca kasabası civarındaki bu ev aslında 1897 tarihli bir malikânenin onarımdan geçmiş hali. Elbette bu onarım çalışmasında evin geleneksel stili muhafaza edilirken, birçok modern unsurla şekilde gördüğünüz müthiş senteze ulaşılmış. Örneğin evin ilk halinde yer almayan yüzme havuzu, sonradan eklenmiş olmasına rağmen evin kendi malzemesine uygun yapıldığı için kesinlikle göze batmıyor. Göze batmak şöyle dursun, turkuaz tonlarıyla estetik açıdan villaya değer kattığı bile söylenebilir.

İç mekân dekorasyonunda ise lokasyonla ve uyumlu olacak şekilde Antik Roma dönemini anımsatan rustik bir tarz benimsenmiş. Ayrıca bir İtalyan villası deyince aklımıza gelecek olan standart unsurları da evde bulmak mümkün. Tuğla duvarlar, tonozlu tavan ve ahşap yan duvarlar gibi İtalyan tasarımının klasiklerini bu evde de görebiliyorsunuz. Canlı değil donuk renklerin seçilmesi hem villanın bölgenin geneliyle uyum göstermesini sağlıyor, hem de mekâna taze ve modern bir aura veriyor. Huzuru böyle bir evde de bulamazsanız, hiçbir yerde bulamayabilirsiniz.

5. Pembeler içinde

Ne şehir yaşamından ne de doğal güzelliklerden uzaklaşmak istemeyenler için, ideal rüya ev ise pembe ağırlıklı bu ilginç yapı olabilir. Meksika'nın Coyoacán şehrindeki bu enteresan konut,  şehir merkezinde yer almasına rağmen işgâl ettiği göreceli olarak küçük alanı bir mucize bahçesine dönüştürmeyi başarıyor.

İnanmayacaksanız ama sadece 33 metrekarelik bir alanda inşa edilen bu ev, şehir yaşamının hayhuyunun ortasında bir vaha gibi görünüyor. Çelik konstrüksiyon yapının dış cephesinin çiçeklerle dekore edilmesi, eve çok sıcak ve göz alıcı bir boyut kazandırıyor. Destekleyici beton unsurların canlı renklere boyanması da bu etkiyi artıran bir başka etken. Evde bulunan otomatik sulama sistemi çiçeklerin her daim capacanlı kalmasını sağlarken, evsahiplerini de sürekli çiçek sulama zahmetinden kurtarıyor.

İç mekânın ise bir loft mantığıyla açık plana göre düzenlendiğini ve oturma odası, mutfak, yatakodası ve geniş bir terastan oluştuğunu görüyoruz. Buradan aşağıdaki sokağı izleyebiliyorsunuz. Ayrıca evde bulunan mobilyalar ve evin dekorasyonu da aynı mimara ait olduğu için evin dış yüzeyindeki üslûp ve tercihlerin içeriye de yansıdığını görüyoruz. Koyu ahşap rengi, yumuşak pembe tonlarını hem mükemmel biçimde tamamlıyor, hem de vurguluyor.

Rüyaları süsleyen en güzel 10 ev serimizin ikinci bölümü de yakında burada olacak. Ama şimdi sözü size bırakalım. Elinizde imkân olsa siz bu evlerden hangisinde yaşamak isterdiniz?

住宅建設や家のリフォームをお考えですか?
ぜひご連絡下さい!

注目の特集記事